hayatı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hayatı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Ağustos 2014 Perşembe

Atabetül Hakayık'ın yazarı kimdir? Edip Ahmet Yükneki

   Türk şairi (XII. yy.). Yaşamı konusunda bilgi bulunma­yan Edip Ahmet Yükneki'nin Atabet ül-Hakayık adlı ya­pıtının sonuna başkaları tarafından eklenen parçalarda Yüknekli olduğu, Mahmut Yükneki adlı birinin oğlu ol­duğu belirtilmektedir (Yüknek kentinin bulunduğu yer de kesin olarak belirlenememiştir). Günümüze kalan tek yapıtı Atabet ül-Hakayık (Hakikatlerin Eşiği), 256 beyitlik bir ahlâk kitabıdır. Kâşgar diliyle yazılan, özel­likle Türk dili tarihi açısından büyük önem taşıyan yapı­tın bilimsel basımı, Prof. Reşit Rahmeti Arat tarafından yapılmıştır (1951).
Edip Ahmet Yükneki Temsil Eden Resim

2 Mayıs 2014 Cuma

Van Gogh Vincent Kimdir? Hayatı ve Eserleri Nelerdir?

aklindaki.blogspot.com
   Hollandalı ressem (Groot, Zundert, Hollanda Brabant'ı 1853-Auvers-sur-Oise, Frans1890). Bir rahibin oğlu olan Vincent Van Gogh, tablo tüccarlığı yapan üç amcasının Lahey, Brüksel, Londra ve Paris'teki galerilerinde çalıştı (1869-1876). Rahip olmaya karar vererek, amcalarından ikisinin sağladığı olanakla Amsterdam İlahiyat Okulu giriş sınavlarına hazırlandı; ama başarılı olamadı. Brüksel'deki bir rahip okulunda öğrenim gördükten sonra bir madenci kasabası olan Borinage'da görevlendirildi. Maden işçilerinin yoksulluğu karşısında inancını yitirip, varını yoğunu işçiler uğruna harcayarak büyük bir yoksulluğa yuvarlandı.
1880'de, Paris'teki Goupil Galerisi'ni yöneten kardeşi Theo'ya yazarak, ressam olmak istediğini bildirip, 1880-1885 arasında, kardeşinin gönderdiği paralarla anatomi dersleri aldı. Bu arada koyu renkli, kontrastlarla dolu ilk tablolarını yaptı: Patates Yiyenler, Köylü Kadın Başı, vb. Kısa bir süre Anvers'te kaldıktan sonra Paris'e giderek (1886) Pissarro, Degas, Seurat, Signac, Gaugin, Toulouse Launtrec'le tanıştı. Bir süre için noktalarla resim tekniğini benimseyip (bir Lokanta İçi, 1887; cv.) bu arada renk simgeciliğini tanıyarak açık renkleri kullanmaya başladı. 1888'de Toulose-Lautrec'in öğüdüyle Arles'a gidip, büyük ısrarlarla yanına çağırdığı Gauguin'i çok geçmeden silahla vurmaya kalkışarak, ardından bir bunalım sırasında kendi kulak memesini kesti. Olayın bildirildiği kardeşi Theo tarafından Arles hastanesine kaldırılıp, bir süre dengeye kavuşur gibi oldu ve kesik Kulaklı Adam (Kendi Portresi), Genç Köylü Kız, Arles'lı kadın, vb. tablolarını yaptı. 1889 baharında, kendi isteğiyle Saint-Rémy yakınında bir akıl hastanesine yatırılıp, sara nöbetlerine karşın peşpeşe tablolar yapmayı sürdürdü: Servi Ağaçları, Hasat, vb. Auvers-sur-Oise'a giderek (Mayıs 1890) doktoru Gaunchet'nin bir portresini yaptı ve buğday tarlalarını gösteren tablolar gerçekleştirdi. Yeni bir bunalım sırasında göğsüne iki kurşun sıkıp, iki gün sonra öldü. Fovistleri ve izlenimcileri büyük ölçüde etkilemiş olan Vincent Van Gogh, kaba gerçek arkasında bütün bunalımlarını, tanrı ve ışık özlemini yansıtmayı büyük bir ustalıkla başarmıştır.