23 Eylül 2014 Salı

Skype’ta Bahar Salgını: Bitcoin Dolandırıcılarına Dikkat

Bitcoin Dolandırıcılarına Dikkat
Skype üzerinde saptanan iki kötü amaçlı kampanyada da amaç, Bitcoin olarak adlandırılan sanal para. Kaspersky Lab Skype ve diğer anlık ileti programları konusunda kullanıcıları uyarıyor.
Güvenli içerik yönetim çözümleri alanındaki lider şirket Kaspersky Lab uzmanları, Skype üzerinde iki adet kötü amaçlı kampanya saptadılar. Her iki kampanyada da siber suçlular, ilginç bir fotoğraf ya da video vaadiyle kullanıcıları kötü amaçlı bir bağlantıyı takip etmeleri için ikna etmeye çalışıyor. Hack edilen veya özel olarak yaratılan Skype hesapları üzerinden gerçekleştirilen bu saldırılarda, ‘bitcoin’ olarak adlandırılan sanal para birimi oluşturulması ve dağıtılması amaçlanıyor. Bu konudaki ilk saldırı 1 Mart tarihinde yapıldı; sadece 24 saat içerisinde kullanıcılar bu zararlı bağlantıya saniyede ortalama 2,7 kere veya saatte 10.000 kere tıkladılar. Bağlantılara en çok Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Çin, Tayvan ve İtalya’da tıklatıldığı açıklanıyor. Kurbanların bilgisayarlarına yüklenen kodları analiz eden şirket uzmanları, ‘Bitcoin cüzdanı’ olarak bahsi geçen bir satır buldular.
4 Nisan Perşembe günü başka benzer bir saldırı tespit edildi. Kullanıcılardan bir bağlantıyı takip etmeleri istendi; fakat Kaspersky Lab uzmanları Bitcoin para birimini oluşturan kötü amaçlı yazılımın bilgisayarlara yüklendiğini fark ettiler. Bitcoin para birimi sistemi, kullanıcıların bilgi işlem kaynaklarını kiraya vermeleri karşılığında, bitcoin kazanmalarını sağlıyor. Bu elektronik para daha sonra başka bir para birimine dönüştürülebiliyor veya çevrimiçi mağazalardan yapılan eşya ve servis alışverişlerinde ödeme için kullanılabiliyor. En son kötü amaçlı kampanyanın da hızlı bir şekilde yayıldığı belirtiliyor.
Kaspersky Lab Güney Amerika Global Araştırma ve Analiz Ekip Başkanı Dmitry Bestuzhev’in hesaplamalarına göre, bir gün içinde saatte yaklaşık 2.000 kullanıcı bu zararlı bağlantıyı takip etmeye başladı. İtalya, Rusya, Polonya, Kosta Rika, İspanya, Almanya ve Ukrayna’daki kullanıcıların bu ikinci kötü amaçlı kampanyanın ana hedefleri olduğu düşünülüyor.
Tesadüfün böylesi
Kötü amaçlı bu kampanyanın Bitcoin değişim oranının tavan yaptığı tarihi bir döneme denk gelmesi bir tesadüf olamaz. 5 Nisan’da oran her demir para için 132 dolar değerine ulaştı – bu 2011′deki madeni para başına 2 dolar olan oranla karşılaştırıldığında çarpıcı bir büyüme. Kaspersky Lab uzmanı Sergey Lozhkin, bunun siber suçluların görmezden gelemeyeceği kadar cazip bir büyüme olduğunu vurguluyor.
Lozhkin, “Siber suçlular elbette ki Bitcoin’i dikkate almadan edemediler. Bitcoin para birimi işlemler sistemi tamamen anonimdir ve siber suçluların bu sistemi aktif olarak kullanmaya başlamalarının nedeni de budur. Gizli forumlar Bitcoin’lerle yapılan alım satım teklifleriyle dolu. Uyuşturucular, silahlar, 0-day açıklardan yararlanmalar, trojan ve virüsler bu para birimi ile alınıp satılıyor” diyor. Lozhkin bu konudaki açıklamalarını şu şekilde sürdürüyor: “Anonim işlemleri takip etmek oldukça zor;  hem yasal hem de yasal olmayan çok fazla sayıda para birimi değiş tokuş sistemleriyle detayların izini kaybetmek çok kolay. Bu durum, siber suçluların kendilerini güvende hissetmelerini sağlıyor. Bitcoin’in mimarı, daha fazla siber suçlu için daha fazla donanım kaynaklarının oluşturulması gerektiğine işaret etti. Bitcoin madencilik modülünün kurban bilgisayarlara bu nedenle yüklendiğini görüyoruz, böylece kaynaklarını kullanarak Bitcoin’leri araştırıp bulabilecek ve sahibi için oldukça iyi bir gelir kaynağı olabilecek bir Bitcoin madencilik ‘botnet’i oluşturabilecekler.”
Anlık iletilerde dikkat
Bu durum karşısında Kaspersky Lab, Skype kullanıcılarının Skype ya da diğer anlık ileti programları üzerinden gelen iletilere karşı daha dikkatli olmalarını öneriyor. İleti tanıdığınız birisinden gönderilmiş bile olsa, unutmayın ki o kişinin bilgisayarının virüsten etkilenmiş ve siber suçluların kontrolünde olma ihtimali yüksek. Ayrıca, kullanıcıların cihazlarının güvenliğini korumaları için aşağıdaki maddeleri uygulamaları öneriliyor:
• Güncel ve gelişmiş bir internet güvenlik çözümü yükleyin ve kullanın
• İşletim sisteminizi güncelleştirin
• Tüm üçüncü parti uygulamalarınızı güncelleyin
• İnternete ulaşmak için güvenli bir tarayıcı kullanın
• Bilgi işlem faaliyetlerinizi güvenli bir şekilde gerçekleştirin. Harf, rakam ve simge (?#!., vs…) içeren güçlü parolalar kullanın. Her bir web sitesi ve kaynak için farklı parolalar kullandığınızdan emin olun.
• Sağduyunuzu kullanın.

Facebook, Trend Micro Koruması Altında

Facebook, Trend Micro Koruması Altında

Dünya çapındaki tüm Facebook kullanıcıları, artık sosyal ağ üzerinde Trend Micro ile güvenle gezinebilecek.
Bulut güvenliğinin dünya çapında lideri Trend Micro, kullanıcıların dijital yaşamlarını zararlı siteler ve yazılımlardan korumak ve onları eğitmek amacıyla Facebook ile stratejik işbirliği yaptığını duyurdu. Facebook, zararlı bağlantılar ve yazılımların engellenmesi, web tehditlerinin savuşturulması için Trend Micro’nun bulut teknolojisi kullanan Smart Protection Network altyapısından faydalanacak.
Trend Micro yazılımını dünya çapındaki kullanıcılarıyla buluşturacakları için heyecanlı olduklarını belirten Facebook’un Güvenlikten Sorumlu Tepe Yöneticisi Joe Sullivan, ‘Facebook’ta karşımıza çıkabilecek olası zararlı yazılımları engellemesi için Trend Micro ile gerçekleştirdiğimiz stratejik işbirliğinin sayesinde, artık dünyanın her yerinde hizmetimizi kullanan insanları koruyabileceğiz’ açıklamasında bulundu.
Trend Micro Küresel İş Ortaklıkları ve Kurumsal Gelişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Kevin Simzer ise şunları söyledi: ‘Facebook ile güvenlik ortaklığımızın doğal bir sonucu olarak, sosyal ağ üzerinde ve ötesinde dünya çapındaki kullanıcılara fazladan bir koruma katmanı sunuyoruz.’
Trend Micro Internet Security for Windows & Macs (2013)
*Tehditler kullanıcılara ulaşmadan önce bulut teknolojisini kullanarak proaktif koruma sağlıyor.
*Diğer güvenlik ürünlerine göre disk alanı ve belleğin yarısından azını kullanıyor.
*Sezgisel ara yüzü sayesinde yükleme ve kullanım açısından kolaylık sağlıyor.
*AV karşılaştırmalarında en üst basamakta yer alıyor.
Trend Micro ve Facebook, e-kitapçıklar, blog yazıları, bilgi yarışmaları, Facebook’un güvenlik sayfası, videolar ve daha fazlasıyla güvenlik eğitimleri sağlamak ve desteklemek için bir arada çalışmaya devam edecek.
Kullanıcılar, Facebook’ta Trend Micro’nun ‘Fearless Web’ topluluğuna katılarak Trend Micro’nun endüstri lideri güvenlik yazılımına kaydolabilir ve güvenliğin tadını çıkarabilir.

HP İş İstasyonu Sektörüne Öncülük Ediyor

HP İş İstasyonu Sektörüne Öncülük Ediyor
Fusion-io Baş Mühendisi Steve Wozniak bilişim mimarilerindeki geliştirme çalışmaları için HP iş istasyonlarını seçti.
HP, Ulusal Yayıncılar Birliği’nin (NAB) 7 Nisan tarihinde Las Vegas’ta düzenlediği etkinlikle inovasyon ve performans odaklı çözümlerini tanıtarak medya ve eğlence sektöründeki liderliğini de sergiledi.
HP İş İstasyonları iş yetiştirme sürelerinin genellikle dar olduğu medya ve eğlence sektöründe çalışan yaratıcı profesyonellere en yüksek performansı sunuyor ve onların görsel efektlerden gişe rekortmeni filmlere kadar her şeyi oluşturabilmelerine imkân tanıyor. HP İş İstasyonları sayesinde evinin bodrumunda yaptığı çalışmalarla Oscar ödülüne uzanan editörler bile çıkabilir.
HP Ticari Çözümler İş Ünitesi Küresel Ürün Yönetimi Başkan Yardımcısı Jeff Wood konuyla ilgili şu açıklamayı yapıyor: “Müşterilerimiz bir projeden diğerine geçerken düzenli teknolojik performans gelişimlerini talep ederken yaratıcılıklarının sınırlarını da düzenli olarak zorluyorlar. İş istasyonu alanında sektör lideri olan HP yenilikçi iş ortakları ve yeni çözümler oluşturmayı sürdürürken yaratıcı profesyonellere her zaman daha iyi sonuç sunma kararlılığını da gösteriyor.”
HP, Fusion ioFX bellek katmanını ödüllü HP Z İş İstasyonları serisine entegre etmek için Fusion-io ile birlikte çalışıyor.  Bu işbirliği HP’nin yenilikçi çözümler ve performans gelişimi sunma kararlılığının bir göstergesi niteliğinde.
Fusion-io Baş Mühendisi Steve Wozniak, konuyla ilgili olarak şunları söylüyor: “HP’nin dünyadaki en iyi mühendislik şirketlerinden biri olduğunu düşünüyor ve bu nedenle HP ve Fusion-io’nun iş istasyonu bilişim mimarileri için birlikte çalışmalarından dolayı büyük bir heyecan duyuyorum. Fusion ioFX, Fusion-io yaklaşımının zekâsını HP’nin olağanüstü iş istasyonlarına taşıyor, HP’nin tüm dünyada tanınan hassas mühendislik anlayışını her zamankinden daha güçlü hale getiriyor.”


Facebook Onaylanmış Olan Bütün Hesaplarını Kullanıma Sunmaya Başladı

Facebook Onaylanmış Olan Bütün Hesaplarını
Kullanıma Sunmaya Başladı

Facabook’ta onaylı hesaplar

Facebook’ta bilindiği üzere ünlü bir sanatçıyı ya da aradığınız kişileri arama bölümünde arattığınız zaman karşınıza birden çok sonuç çıkıyor ve bunlardan hangisinin gerçek olduğunu bilemiyordunuz. Facebook bu konu üzerinde araştırmalar yapmış ve düşünmüş olmalı ki “Verified Accounts” yani bilinmesi gerekmektedir ki onaylı hesaplar isminde olan bir yeniliğini tanıttı.

Yeni Mavi Onay İşareti Geliyor

Bir diğer sosyal ağ olan Twitter’da ki kullanıcı hesaplarına oldukça benzeyen bu özellikler sayesinde onaylanmış olan Facebook hesaplarında kullanıcı kişilerin adlarının hemen yanında mavi bir onay işareti olmakta ve bu işaret ise arama sonuçlarında hesap isimlerinin yanında belirmektedir. Bunlara göre hesabın isminin geçmiş olduğu her yerde bu işareti görmek mümkün olacaktır.

17 Eylül 2014 Çarşamba

Bilişim suçlarına dikkat!


hacker
Bilişim suçlarına dikkat!
İletişim ve bilgi işlem teknolojilerinin sürekli gelişmesi, kişisel, sosyal ve ticari hayatımızda bilişimin ağırlığını giderek artıyor. Finansal işlemlerin bilgi teknolojileri aracılığı ile yönetilmesi, üretim ve dağıtım kanallarında bilişim teknolojilerine olan bağımlılığın artması, her türlü cihaz ve makinanın diğer  cihaz ve sistemlere bağlanabilmesi bizlere kolaylık sağlıyor. Ancak bu gelişmeler haksız kazanç sağlamak ve toplumda terör korkusu yarat
Internet bankacılığıyla para transferi artıyor 
Bundan 20 yıl önce banka hesap kartı ve kimlik belgesi ile, mesai saatleri içinde hesabınızın bulunduğu şubeye gidip, kuyruğa girdikten ve kimlik fotokopilerini çektirdikten sonra, gerçekleştirdiğiniz işlemleri banka cüzdanınıza yazdırarak para çekebilirdiniz. Hatta başka bir şubeden para çekmek istediğinizde, telefon ya da faks ile, karşı şubede gerçekten hesabınız olup olmadığı ve bakiyenizin yeterlilik durumu öğrenilirdi. Günümüzde artık tüm bunlar  nostalji oldu. Para çekme makinaları ve internet üzerinden kullanım sayesinde istediğimiz an para çekip, internete erişebildiğimiz her yerden istediğimiz para transferlerini gerçekleştiriyoruz. Tabi her tür rahatlığın bir bedeli oluyor. Finansal işlemler bu kadar kolaylaşınca, kullanıcı ismi ve şifresini ele geçiren, haksız kazanç peşindeki insanların işleri de kolaylaşıyor. Kullanıcı ismi ve şifresini ele geçirmeye çalışmak kadar, finans kuruluşlarının sunucularından bu bilgileri almaya çalışmak da mümkün. Sunucu açıklarını ele geçirip, sunucu ve veritabanına erişmek tüm bu bilgleri korumasız bırakabiliyor. O yüzden güvenlik teknolojilerine çok yatırım yapılmakta ve kötü niyetlilerin kullanabileceği zayıflıkları önlemek için  özel çabalar sarf ediliyor.
Kendi kendini dolandıranlar bile var!
Herşeye rağmen gene de çok farklı yollarla bu güvenlik duvarları aşılabiliyor. Örneğin bankada açtığı hesabın ay sonu bakiye bildirimi mesajını takip ederek, sunucu adresini öğrenen bir şifre kırıcı, bu adresten sunucuya ulaşmayı başarmış. Sonrasında veritabanına erişen kişi, kendi hesabından 200bin dolarlık bir borç kaydı yaratmış. Bir gün sonra bankayı arayarak hesabında kendisinin gerçekleştirmediği 200bin dolarlık bir çıkış olduğunu belirtmiş. Banka yetkilileri durumu inceleyince kullanıcıya hak vermişler ve diğer müşterilerini tedirgin etmemesi amacıyla, fazla soruşturmadan  kişinin hesabına 200bin dolar yatırmışlar. Tabi her bir olay araştırılıp, nedenler bulundukça önlemler alınıyor. Günümüzde, bu hatanın tekrarlanmaması için  uygulama ve veri tabanı ayrı sunucular üzerinde tutuluyor. Kullanıcılara bilgilendirme mailleri uygulama ve ya veritabanı sunucularından gönderilmiyor. Düşen sunucu fiyatları ile uygulamalar ve veritabanları farklı sunuculara dağıtılarak bu tür yasa dışı erişimlerin önlenmesine çalışılıyor.
En büyük tehlike şirket içinde!
Bu tür kullanıcı isim ve şifrelerinin ele geçirilmesi çoğu zaman şirket içi kullanıcılar tarafından gerçekleştiriliyor. O yüzden şirketler mümkün olduğunca az bilgiyi veritabanlarında saklıyorlar.  Belli bilgilere şirket çalışanlarının erişimi bile mümkün olmuyor. Bu tür bilgileri saklayan ve olması gereken değerlerle karşılaştıran ayrı uygulamalar devreye alınmış durumda. Kimsenin erişemediği, kendi kendini yöneten bu sistemler ile şirket içi veri kopyalama ihtimali neredeyse sıfırlanıyor, çünkü kötü niyetli çalışanların ulaşabileceği bir veri bulunmuyor. Tabi bir kullanıcı gerçekten şifresini unuttuysa ve yenisini alması için bu uygulamalarda belirtilen prosedürleri yerine getiremiyorsa, bu da tam bir kaosa sebep oluyor. Örneğin anlık mesajlaşma kullanıcı şifresi kırılan bir arkadaşım, kullanıcı şifresini yenilemek için gerekli olan ek soru ve cevabını hatırlayamadığı için kullanıcı şifresini sıfırlatamadı. Kullanıcı ismini bloke de ettiremedi. Suistimali önlemek için kişisel müdahale sıfırlanınca, bu tür inisiyatifler de ortadan kalkıyor. Tüm arkadaşlarına haber verene kadar, şifre kırıcı kontak listesinde ki bazı arkadaşlarından borç para isteyerek, arkadaşımı yüklü bir meblağın sorumluluğu altına soktu.
Kopya siteler pusuda bekliyor
Bazı şifre kırıcılar, yazım hatalarının gerçekleşeceğini varsayarak, finansal kuruluş sitelerinin olası yazım hatalarını içeren site isimleri satınalıyorlar. Örneğin www.abc.com sitesine girecek kullanıcıların, acele ile www.abb.com ya da www.ab.com yazabileceği düşünülerek, bu sitelerin isim hakkı alınıyor. Gerçek sitenin bire bir aynı site görünümü ile kullanıma açılıyor. Bu yazım hatası nedeni ile kopya siteye girip farkına varmayanların, kullanıcı ismi ve şifresi elde ediliyor. Sonrasında hemen gerçek siteye bağlanıp şifre değişikliği işlemi yapılarak, kullanıcının sisteme girişi engelleniyor ve hesabından istenen işlemler gerçekleştirilebiliyor. Son dönemde cep telefonu kısa mesaj servisi onayı ile bu tür girişimlerin sonuçsuz kalması sağlandı. Cep telefonunun ele geçirilmesi ya da SIM kart kopyalaması gibi olasılıklar nedeniyle hala tam güvenlikten bahsedemesek de, gerçekleşme olasılığı eskiye oranla çok daha azaldı.
Terör, korku ve kaos teorisi 
Toplumda korku salarak kendilerini olduklarından daha güçlü hissettirmek isteyen kötü niyetli kişiler için bilgi sistemlerine yönelik saldırılar giderek daha cazip hale geliyor. Ocak 2003’de nükleer bir tesisin güvenlik sistemine korsan (hacker) saldırısı gerçekleşti. Operasyonel sistemlere girmesine çok az bir süre kala bu saldırı durduruldu. Bundan 6 ay sonra ise Kanada ve A.B.D’de gerçekleşen ve 30 saat boyunca 50 milyon kişinin elektriksiz kalmasına neden olan aksaklık, ‘acaba terörist bir saldırı  mı?’ sorusunu yoğun bir şekilde gündeme getirdi. Oysa kesinti terörist saldırısı değildi. O günlerde hayli artan sıcaklık nedeni ile elektrik tüketiminin artması ve ağaç yıkılması sonucu kesilen elektirk akımının, devreye otomatik olarak giren sistemler ile yedek ünite ve hatları devreye sokması  yüzünden meydana gelen aşırı yüklenme kesintiye yol açmıştı. Kaos teorisinin öngördüğü gibi, adeta bir kelebeğin kanat çırpması ile kasırga oluşmuştu. Entegre sistemler ve otomatik devreye giren yedekleme üniteleri bölgesel olabilecek ve birkaç yüz bin kişiyi etkileyecek elektrik kesintilerinin, 50 milyon kişiye yayılmasına neden olmuştu. Karşılaşılan sonuçlara  bakıldığında, bu kesinti herhangi bir terörist saldırıdan çok daha fazla kişiyi etkilemiş ve basit bir sandviçin bile 100 dolara kadar yükselmesine sebep olarak ekonomik bir krizi de tetikleyebilmişti. Bu tür olaylar sayesinde bilgi sistemleri güvenliğinin önemi iyice anlaşıldı ve son dönemlerde en fazla yatırım alanlardan biri haline geldi. Özellikle internet üzerinden ürün ve hizmet satışı yapma konusunda iş modelleri geliştirilirken, en önemli konulardan biri güvenlik oldu. Bilgi teknolojileri seminerlerinde en fazla katılımcı alan konuların başında da güvenlik gelmeye başladı.

Ülkemizde en yaygın suç, telif hakları ihlali

Ülkemizde en yaygın bilişim suçu olarak ne şifre kırıcılığı ne de  korsan saldırılardan bahsedilmiyor. En yaygın bilişim suç, telif hakları ihlalleri ya da lisanssız/korsan kullanım olarak ortaya çıkıyor. 2007’de  bu alanda 321.676 şahsa ve 463.834 mala karşı suç işlendi. Yani toplam nüfusun yüzde 9,35’i, emniyete intikal eden suç işledi. Bağımsız araştırma kuruluşu IDC’ye göre Türkiye’de telif hakkı ödenmeden kullanılan yazılım oranı ise yüzde 65 düzeyine ulaşıyor. Yine bağımsız araştırma kuruluşlarının verdiği bilgilere göre Türkiye’deki toplam PC sayısı yaklaşık  7,5 milyon civarında. Bu, PC sahiplerinin yüzde 65’nin lisanssız yazılım kullandığını düşündüğümüzde yaklaşık 4,8 milyon kişinin telif hakkı suçu işlediği düşünülebilir. Ülkemizde suç oranının, medeni ülkelerden daha az olmasıyla övünüyoruz. Ancak  telif hakları ihlallerini değerlendirdiğimizde, Batılı ülkelerdeki 100 bin kişide   935 adetlik suç oranı, Türkiye’de 100 bin kişide 65.935’e yükseliyor.
Suçu önlemek ve suçluları yakalamak mümkün
Artan iletişim olanakları ile artık her an her yerden internete erişebilmek mümkün. Mala ve cana yapılan saldırılarda devreye girecek internet erişimi caydırıcı olabileceği gibi, suç işlenirse suçluyu bulmak için de  kullanılabilir. Uzun zamandan beri filo yöneten firmalar tarafından kullanılan mobil araç izleme teknolojileri diğer sektör ve kullanıcılara da açılıyor. Yeni çıkan bir fotoğraf makinası, belli aralıklarla çekilen fotoları internette belirleyeceğiniz bir siteye yükleyebiliyor. Böylece fotoğraf makinanız çalınırsa, ilk fotoğraf çekiminden sonra kimlerin elinde ve hangi ortamda bulunduğuna dair bir fikriniz olabilecek. Aynı şekilde geliştirilmekte olan bilezik ya da kolye gibi devamlı vücudunuzla temasta olan bazı aksesuarlar, sürekli biometrik ölçümler yapabilecek. Böylece sağlığımızla ilgili endişe verici bir durum belirdiğinde, kalp krizi ya da sara nöbeti gibi, sağlık ekiplerine ve aile yakınlarına mesaj gönderebilecek. Aynı şekilde bir yankesicilik olayı ile karşılaşırsanız, korkunuzu belli eden biometrik değerler yükseldiğinde, güvenlik birimlerine ortamın ve suçluların görüntüleri gönderilmeye başlanacak. GPRS ile yer tespitinin de yapılması ile güvenlik birimlerinin en kısa süre de müdahalesi sağlanabilecek. Kısacası, beraberinde bazı yeni riskler getirse bile teknoloji hayatımızı değiştirmeye ve iyileştirmeye devam ediyor.
mak isteyen suçlulara da bulunmaz fırsatlar sunuyor.






Bilişim suçlarına dikkat!

Google Spam Içeren Ünlü Haber Sitelerini Yasakladı

Google, aralarında Hürriyet, Milliyet, Habertürk, Mynet, Radikal ve CNNTürk‘ün de bulunduğu bir çok haber sitesini, gereksiz ya da spam sayılabilecek içerikleri nedeniyle arama sonuçlarından çıkardı.

Google Spam İçeren Ünlü Haber Sitelerini Yasakladı
Google Spam Içeren Ünlü Haber Sitelerini Yasakladı
Hürriyet, Milliyet,Mynet, Habertürk, CNN Türk, Radikal, Akşam, Star, Bugün gibi Türkiye haber hitinin %75’inden fazlasını çeken siteler Google’dan spam sebebi ile çıkarıldı.Yasak yiyen siteler sadece indexte görünüyor. Yani sitenin tam alan adı Google’da arandığında ancak ulaşabiliyor. Google’un ‘yasaklaması’ bu sitelere içeriklerini düzeltmeleri için uyarı niteliğinde.
Takipçi çekmek için hemen izle, canlı izle, maç hangi kanalda, izle, HD izle, Recep İvedik izle vs. gibi, bir yazıda ayni kelimeyi 20-30 kez kullanarak spam çalışmalar yapan haber siteleri bir süre arama sonuçlarında yer alamayacak.
Google News’ta spam yapan haber sitelerine karşı geçen ay imza kampanyası başlatılmıştı.

Özellikle senelerdir “yıkılmaz kale” olarak bilinen ve “haber” aramasında 1.sıradaki yerini hemen hemen hiç kaptırmayan hurriyet.com.tr’nin sıralamadan çıkartılması şok edici bir gelişme olarak nitelenebilir. huriyet.com.tr ve milliyet.com.tr Avrupa’nın en çok ziyaret edilen 5 sitesi arasında yer alıyor.
Radikal’ın yaptığı spam örneği:
Radikal’ın yaptığı spam örneği
Radikal’ın yaptığı spam örneği

13 Eylül 2014 Cumartesi

Bir SEO'ya ihtiyacınız var mı?

SEO, "arama motoru optimizasyonu" veya "arama motoru optimize edicisi" için kullanılan bir kısaltmadır. Bir SEO ile çalışma kararı, sitenizi geliştirebilecek ve size zaman kazandırabilecek büyük bir karardır, ancak sitenize ve itibarınıza zarar verme riski de vardır. SEO'nun sitenize kazandırabileceği avantajların yanı sıra sorumsuzca hazırlanmış bir SEO'nun verebileceği zararları da araştırdığınızdan emin olun. Pek çok SEO ile diğer ajans ve danışmanlar, web sitesi sahipleri için aşağıdakiler gibi yararlı hizmetler sunmaktadır:
  • Sitenizin içeriğini veya yapısını inceleme
  • Web sitesinin geliştirilmesiyle ilgili teknik önerilerde bulunma. Örneğin, barındırma, yönlendirmeler, hata sayfaları, JavaScript kullanımı
  • İçerik geliştirme
  • Çevrimiçi iş geliştirme kampanyalarının yönetimi
  • Anahtar kelime araması
  • SEO eğitimi
  • Belirli pazarlarda ve bölgelerde uzmanlık.
Google arama sonuçları sayfasında organik arama sonuçlarının yanı sıra genellikle ödemeli reklamların da ("Reklamlar" veya "Sponsorlu" ifadesiyle belirtilir) görüntülendiğini unutmayın. Google ile reklam vermenizin, sitenizin arama sonuçlarımızdaki durumu üzerinde hiçbir etkisi olmaz. Google, siteleri ücret karşılığında arama sonuçlarımıza eklemez veya sitelerin sıralamasını değiştirmez. Organik arama sonuçlarımızda görünmenin herhangi bir maliyeti yoktur. Web Yöneticisi Araçları, resmi Web Yöneticisi Merkezi blog'u ve tartışma forumumuz gibi ücretsiz kaynaklarda sitenizi organik arama için nasıl optimize edebileceğiniz konusunda bol miktarda bilgi bulabilirsiniz.
SEO araştırmanıza başlamadan önce tüketici olarak bilgi sahibi olmanız ve arama motorlarının nasıl çalıştığını anlamanız çok faydalı olur. Şuradan başlamanızı öneririz:
  • Google Web Yöneticisi Yönergeleri
  • Google 101: Google Web'i nasıl tarar, dizine ekler ve sunar?
Bir SEO ile çalışmayı düşünüyorsanız ne kadar çabuk harekete geçerseniz o kadar iyi olur. SEO ile çalışmaya başlamak için en uygun zaman bir siteyi yeniden tasarlamayı veya yeni bir siteyi devreye sokmayı düşündüğünüz zamandır. Bu şekilde SEO'nuz ve siz, daha en başından sitenizin, arama motorlarına uygun bir şekilde tasarlanmasını sağlayabilirsiniz. Bununla birlikte iyi bir SEO, mevcut bir siteyi de iyileştirmeye yardımcı olabilir.
SEO'ya yöneltebileceğiniz yararlı sorulardan bazılarını aşağıda bulabilirsiniz:
  • Önceki çalışmalarınızdan örnekler gösterebilir ve başarı öykülerinizden bazılarını bizimle paylaşır mısınız?
  • Google Web Yöneticisi Yönergeleri'ne uyuyor musunuz?
  • Organik aramaya ek olarak çevrimiçi pazarlama hizmetleri veya önerisi sunuyor musunuz?
  • Ne kadar zamanda, nasıl sonuçlar bekliyorsunuz? Başarınızı nasıl ölçüyorsunuz?
  • Sektörümüzdeki deneyiminiz nedir?
  • Ülkemizdeki/şehrimizdeki deneyiminiz nedir?
  • Uluslararası siteler hazırlama konusunda deneyiminiz nedir?
  • En önemli SEO teknikleriniz nelerdir?
  • Ne kadar zamandır bu işle ilgileniyorsunuz?
  • Sizinle nasıl iletişim kurabilirim? Sitemizde yaptığınız değişikliklerin tümünü bizimle paylaşıp önerileriniz hakkında nedenleriyle birlikte bize ayrıntılı bilgi verecek misiniz?
SEO'lar, müşterilerine değerli hizmetler sağlayabiliyor olsa da etik kuralları gözetmeyen bazı SEO'lar, agresif pazarlamacılık anlayışları ve arama sonuçlarına haksız yöntemlerle müdahale etme girişimleri yüzünden tüm sektörü şüpheli duruma düşürmektedir. Yönergelerimizi ihlal eden uygulamalar, sitenizin Google'daki görünümü ile ilgili olumsuz düzenleme yapılmasına neden olabilir ve hatta sitenizin dizinimizden kaldırılmasıyla sonuçlanabilir. Aşağıda dikkat etmeniz gereken bazı konular sıralanmıştır:
En yaygın hilelerden biri, aldatıcı yönlendirmeler kullanarak kullanıcıları başka bir siteye yönlendiren "gölge" alan adları oluşturmaktır. Çoğu zaman bu gölge alan adları, bir müşteri adına çalıştığını iddia eden SEO'nun kendisine aittir. Ancak aralarındaki ilişki bozulduğunda SEO alan adını farklı bir siteye, hatta rakibin alan adına yönlendirebilmektedir. Böyle bir durumda müşteri, tamamen SEO'ya ait olan bir rakip sitenin geliştirilmesi için para ödemiş olmaktadır.
Başka bir gayrimeşru uygulama da, müşterinin sitesinde bir yere anahtar kelimelerle yüklü "köprü" sayfalar yerleştirmektir. SEO bu uygulamanın sayfayı daha fazla sorgu için daha alakalı hale getireceğini söylemektedir. Bu, doğası gereği yanlıştır; çünkü tek tek sayfalar çok çeşitli anahtar kelimeler ile nadiren alakalıdır. Bununla birlikte söz konusu hilelerin daha sinsisi, bu köprü sayfaların, genellikle SEO’nun diğer müşterilerine ait gizli bağlantılar da içermesidir. Bu tür köprü sayfalar sitenin bağlantı popülerliğini yavaş yavaş azaltmakta ve siteyi çirkin veya yasa dışı içerik barındıran sitelere de sahip olabilecek SEO'ya ve SEO’nun diğer müşterilerine yönlendirmektedir.
Bir SEO tarafından herhangi bir şekilde aldatıldığınızı düşünüyorsanız, bu durumu raporlayabilirsiniz.
ABD'de, Federal Ticaret Komisyonu (FTC) aldatıcı veya haksız iş uygulamaları hakkındaki şikayetleri işleme koymaktadır. Şikayette bulunmak için http://www.ftc.gov/ adresini ziyaret edin ve "File a Complaint Online"ı (Çevrimiçi Şikayette Bulun)

ayakkabı, çanta, moda uyumu, bot